parallax background

Yavru Kuşun Özgürlüğü

İlk önce etrafına baktı. Ortalık gayet sakindi. Sonra gözlerini kanatlarına çevirdi. Kanatlarını daha iyi görmek için açtı. Bir iki kez çırptı. Her şey yolunda gözüküyordu.

 

Y avru kuş yuvasından çıkmak için epey uğraştı. Birkaç denemeden sonra kendini yuvanın dışında buldu. Kardeşlerinin arkasından “Daha erken. Uçamazsın!” demelerine aldırış etmeden ilerlemeye başladı. Yaprakların arasında gözden kayboldu. Kardeşleri korku dolu gözlerle Yavru kuşun arkasından baktılar. Yuvaya gelecek olan annesine ne diyeceklerini düşünmeye başladılar.

Yavru kuş, büyük ağacın ince uçlu yapraklarının arasından ağır ağır yürümeye başladı. Uçmak için kendine uygun bir yer arıyordu. Biraz ilerledikten sonra olduğu yerde durdu. İlk önce etrafına baktı. Ortalık gayet sakindi. Sonra gözlerini kanatlarına çevirdi. Kanatlarını daha iyi görmek için açtı. Bir iki kez çırptı. Her şey yolunda gözüküyordu. İçinden “Bu güzelim kanatlar bana verilmişse ben de bunlarla uçabilirim.” diye geçirdi. Yavru kuş, kanatlarının uçmak için verildiğini gözlerini açar açmaz keşfetmişti. Uçuş zamanının ne zaman geleceğini ise hep merak ediyordu. Annesinin kanat çırpışlarını her zaman hayranlıkla izlemişti.

Yavru kuş hayallerine doğru yürüyüşünü sürdürdü. Adımlarını her atışta üstünde yaşadığı ağacın ne kadar büyük olduğunu daha yakından gördü. Yol çok uzundu veya kendisi öyle zannediyordu. Yavru Kuş, üzerinde yürüdüğü dalın uç kısmına geldi. Artık gidecek bir yeri kalmamıştı. Aşağıya baktı. Bulunduğu yerin yüksekliği içinin biraz ürpermesine yetmişti. Kafasını çevirip geldiği yola baktı. Bir ara geriye dönmeyi düşündü. “Bu kadar yolu geriye dönmek için mi geldim.” diye kendi kendine söylenmeye başladı. Geriye dönmekten vazgeçti. Kafasını çevirip tekrar gözlerini boşluğa dikti. Uzun uzun boşluğa baktı. Artık ağaç eskisi kadar yüksek gelmiyordu. Gözleri alışmıştı.

Yavru kuş,

-Başarabilirim! diye bağırarak kendini boşluğa bıraktı.

Yavru Kuş yanılmamıştı. Uçmak için verilen kanatları onu yarı yolda bırakmamıştı. Kanatlarını çırptıkça havalandı. Havalandıkça kanatlarını çırptı. Yaşadığı ağacın etrafını bir iki kez dolandı. Sonra yükselmeye başladı. Bu kez de yaşadığı ağaca tepeden baktı. Kendini çok özgür hissediyordu. Başarmanın verdiği mutluluğu yaşıyordu.

Mutluluktan,

-Yaşasın! Başardım, diye bağırmaya başladı.

Yavru kuşun zafer çığlıkları kardeşlerinin kulaklarında yankılandı. Yavru kuşun sesini duyan kardeşleri yuvalarından çıktılar. Yavru kuşun yürüdüğü yoldan yürüdüler. Uçuş denemesini yaptığı yere geldiler. Yavru kuşun özgürce kanat çırpışını hayranlıkla izlediler. Yavru kuş gibi kardeşleri de kendilerini boşluğa bıraktılar. Onlar da kendilerine verilen kanatlarını çırparak gökyüzünde süzüldüler. Kardeşlerin “Yaşasın! Biz de başardık.” sözlerine diğer hayvanlar da alkışlayarak karşılık verdiler. Alkışlayanlardan biri de anne kuştu. Anne kuş, yavrularının özgürce kanat çırpışlarını sevgi dolu bakışlarla izledi.